Balıkesir

yönetim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
yönetim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

KENDİ İŞİMİN PATRONUYUM !

Sevgili dostlar,

Eskiden büyüklerimiz çocuklarına hep aynı öğüdü verirdi: “Oku, güzel bir meslek sahibi ol, devlete kapağı at, hayatını garantiye al.” Bu sözler kulağa güvenli gelse de günümüz dünyasında ne kadar geçerli olduğu tartışılır hale geldi. Memuriyet, hala birçok kişi için güvenli bir liman gibi görünse de artık sadece bir diploma sahibi olmak, iyi bir kariyer için yeterli değil. Peki ya başka bir yol varsa? Ya kendi işinin patronu olmak, hayata kendi kurallarını koymak mümkünse?

Gelin, biraz konuşalım.

Diploma Yetiyor mu?

Bugün üniversite mezunu olmak, iyi bir iş sahibi olmanın garantisi değil. Öyle ki, dört yıl boyunca en iyi okullarda okusanız bile mezun olduğunuzda iş bulma garantiniz yok. Piyasada binlerce genç aynı diplomayla iş ararken, şirketler artık sadece diplomaya değil, becerilere, yenilikçi düşünme yeteneğine ve girişimcilik ruhuna bakıyor.

Türkiye’de ve dünyada işsizlik oranlarına bakıldığında en büyük problemi yaşayan kesim genç üniversite mezunları. Bu noktada aklımıza şu soru geliyor: Eğer iyi bir iş bulmak bu kadar zorsa, neden kendi işimizi kurmayalım?

Kendi İşini Kurmak mı, Memur Olmak mı?

Memur olmanın avantajları yok mu? Elbette var. Düzenli maaş, sosyal güvenceler, mesai saatlerinin belli olması gibi avantajlar birçok kişiye cazip geliyor. Ancak bu yolun da dezavantajları yok değil. Belli bir rutine sıkışmak, özgün düşünmenin körelmesi, değişime ayak uyduramamak ve özellikle ekonomik dalgalanmalarda maaşların yetersiz kalması gibi sorunlar, memuriyetin de artık eskisi kadar güvenli bir liman olmadığını gösteriyor.

Öte yandan girişimcilik, büyük sorumluluk gerektirse de özgürlük, kendi kararlarını verebilme, daha büyük kazanç fırsatları ve dünyaya kendi vizyonunla katkı sağlama imkanı sunuyor. Evet, riskleri var. Ama unutmayalım ki, büyük kazançlar büyük riskler almaktan geçer.

Girişimcilik Neden Önemli?

  1. yüzyıl, hızla değişen bir dünya düzeni sundu bizlere. Eskiden bir meslek seçilir, ömür boyu o meslekle yaşanırdı. Bugünse birçok insan birkaç yıl içinde iş değiştiriyor, yeni beceriler kazanıyor, hatta farklı sektörlere yöneliyor.

Girişimcilik de tam bu noktada devreye giriyor. Bir fikrin peşinden gitmek, bir problemi çözmek, insanlara fayda sağlayan bir ürün veya hizmet sunmak, artık kariyerin en güçlü dinamiklerinden biri. Bugün dünyada ve Türkiye’de en başarılı insanlar, risk alanlar, kendi işini kuranlar ve değişime öncülük edenler arasından çıkıyor.

Amazon, Google, Tesla, Apple… Bunların hepsi birer girişimcilik hikayesi. Garajda, küçük ofislerde, hatta mutfak masasında kurulan şirketler. Bugün milyar dolarlık markalara dönüşmelerinin ardında fikirlerini hayata geçiren yenilikçi zihinler var.

Peki ya Türkiye?

Türkiye’de Girişimcilik ve Yeni Fırsatlar

Son yıllarda Türkiye’de girişimciliğe verilen destekler arttı. TÜBİTAK, KOSGEB, kalkınma ajansları ve özel fonlar, yeni iş kurmak isteyen girişimcilere destek sağlıyor. Gençlerin kendi işlerini kurmaları için hibeler, teşvikler ve mentorluk programları sunuluyor.

Özellikle teknoloji, yazılım, yeşil ekonomi, tarım teknolojileri ve e-ticaret gibi alanlar geleceğin meslekleri arasında öne çıkıyor. Freelance çalışma modelleri, uzaktan iş yapma imkanı, dijital pazarlama ve yenilenebilir enerji gibi alanlarda yeni fırsatlar doğuyor.

Bu çağda artık sadece bir şeyler üretmek yetmiyor. Aynı zamanda bu ürettiklerimizi dijital dünyada pazarlamak, küresel düşünmek ve insanlara değer sunmak gerekiyor. İşte bu yüzden girişimcilik, sadece zengin olmak isteyenlerin değil, dünyaya katkı sağlamak isteyen herkesin seçebileceği bir yol haline geliyor.

Nasıl Başlanır?

Girişimciliğe adım atmanın sihirli bir formülü yok. Ancak bazı temel noktalar var:

Fikrini Belirle: Çözüme ihtiyaç duyulan bir alan bul. İnsanların hangi sorunlarını çözebilirsin?
Küçük Başla, Büyük Düşün: Küçük adımlarla başlamak, riskleri yönetilebilir hale getirir.
Öğrenmeye Açık Ol: İş dünyasında başarılı olmak için sürekli öğrenmelisin.
Ağ Kur: Doğru insanlarla tanış, mentorlar bul, girişimcilik ekosistemine dahil ol.
Dijital Dünyayı Kullan: E-ticaret, sosyal medya ve dijital pazarlama artık girişimcilerin en güçlü araçları.
Finansmanı Doğru Yönet: Gereksiz harcamalardan kaçın, sermayeni doğru kullan.

Sonuç: Kendi Yolunu Çiz!

Sevgili dostlar,

Bugün bir karar verme zamanı. Memur olup belli bir düzen içinde mi ilerlemek istiyorsunuz, yoksa kendi yolunuzu kendiniz mi çizmek istiyorsunuz? Girişimcilik zor ama özgürlük dolu bir yolculuk. Kendi işinizin patronu olmak, kendinizi gerçekleştirme yolunda en büyük adımlardan biri olabilir.

Öyleyse korkmadan, cesurca ve planlı bir şekilde harekete geçin. Fikrinizin peşinden gidin, çalışın, öğrenin ve kendinize inanın. Çünkü geleceğin başarılı insanları, risk alan ve hayallerini gerçeğe dönüştürenler olacak.

Sevgiyle kalın,
Süleyman Çetin



İnovasyon ve Eğitimle Bir Ülke Nasıl Dönüşür?

 Girişimcilik: Bir Ülkenin Geleceğini Şekillendiren Güç

Sevgili dostlar,

Bir ülke girişimci olmaya karar verip gerçekten başarılı olabilir mi? Bir ülke, yer altı zenginliklerine sahip olmadan, büyük doğal kaynaklara dayanmadan, sadece insan kaynağına ve teknolojiye yatırım yaparak küresel bir ekonomi haline gelebilir mi?

Bu soruya en net cevabı veren küçücük kara parçalarından biri malesef israil. Petrolü yok, doğalgazı yok, tarihi boyunca etrafındaki ülkelere sürekli saldırmış ve Filistinlilere soykırım uygulamış. Ancak sahip olduğu en değerli kaynağı keşfetmiş: İnsan sermayesi.

Soykırım yaparken bile özgüveni oldukça yerinde olan israil, bugün dünyanın en yenilikçi ülkelerinden biri. Verilere bakacak olursak:

  • Sivil Ar-Ge harcamaları/GSMH (Gayri Safi Milli Hasıla) oranında dünyada 1. sırada.
  • Kişi başına düşen risk sermayesi yatırımlarında dünyada 1. sırada.
  • NASDAQ (Teknoloji ağırlıklı şirketlerin değerlemesi) listesinde yer alan şirket sayısında dünyada 2. sırada.
  • Her 1,800 vatandaşa bir yeni girişim düşüyor.

Bu veriler, güçlü doğal kaynaklara sahip olmayan bir ülkenin girişimcilik ekosistemiyle nasıl bir dünya devine dönüşebileceğini gösteriyor. Peki, biz Türkiye olarak bundan ne öğrenebiliriz?

Bir Ülkenin Girişimci Olması Ne Anlama Geliyor?

Girişimcilik sadece şirket kurmak ya da yeni bir fikir geliştirmek değildir. Girişimcilik, risk alabilen, problem çözebilen, yeniliğe açık bir toplum inşa etmek demektir. Ekonomik büyümenin, teknolojik ilerlemenin ve uluslararası rekabet gücünün temel taşıdır.

Girişimci bir ülke olmak demek:

  • İnovasyonu teşvik eden bir kültüre sahip olmak,
  • Bilgiye dayalı ekonomiye yatırım yapmak,
  • Eğitimi, Ar-Ge'yi ve teknolojiye yönelmeyi öncelik haline getirmek,
  • Gençleri girişimcilik konusunda cesaretlendirmek demektir.

Ve en önemlisi: Eğitim sistemini girişimciliği destekleyecek şekilde yapılandırmak!

Türkiye’nin Girişimcilik Potansiyeli

Türkiye, dinamik bir nüfusa ve stratejik bir konuma sahip. Ancak girişimcilik konusunda henüz hak ettiği noktada değil. Ar-Ge harcamaları artırılsa da, İsrail gibi bir yenilik merkezi olabilmek için daha fazla girişimci ruha ihtiyacımız var.

Peki, Türkiye girişimci bir ülke olabilir mi? Kesinlikle olabilir! Ancak bunun için bazı temel noktalara odaklanmamız gerekiyor:

Eğitim Sistemi Yenilikçi Olmalı

Girişimcilik, ilkokuldan itibaren eğitimin bir parçası olmalı. Ezberci sistem yerine, sorgulayan ve üreten bireyler yetiştirmek zorundayız. Kodlama, tasarım odaklı düşünme, problem çözme yetenekleri çocuklara küçük yaşlardan itibaren kazandırılmalı.

Ar-Ge ve Risk Sermayesi Desteklenmeli

İsrail’in en büyük başarısı, Ar-Ge yatırımları ve girişimcilere verilen desteklerle gerçekleşti. Türkiye’nin de teknolojiye ve yeniliğe yatırım yapan şirketleri daha fazla desteklemesi gerekiyor. Risk sermayesi yatırımları artırılmalı, üniversiteler teknoloji üretim merkezlerine dönüşmeli.

Global Düşünce Yapısı Geliştirilmeli

Girişimciliğin en büyük düşmanı yerel düşünmektir. Küresel rekabetin içinde yer almak için gençlerin dünya ile entegre olmaları sağlanmalı. Türkiye’de üretilen fikirler, yalnızca Türkiye pazarına değil, uluslararası pazara hitap edebilmeli.

Başarısızlık Korkusu Aşılmalı

Girişimcilik, deneme-yanılma sürecidir. Dünyaca sevilmeyen israilde bile başarısızlık, bir girişimcinin kariyerinde bir basamak olarak görülüyor. Ancak Türkiye’de hala “bir iş batırmak” büyük bir başarısızlık olarak algılanıyor. Girişimcilik kültürünün gelişmesi için, başarısızlığın öğrenme sürecinin bir parçası olduğu kabul edilmelidir.

Sonuç: Türkiye’nin Geleceği Girişimcilikte!

Sevgili dostlar, dünyanın en büyük ekonomileri girişimcilik ile büyüdü. ABD, Çin, Almanya, İsrail gibi ülkeler, sahip oldukları kaynaklardan çok yenilikçi düşünce sistemleri ve girişimcilik ekosistemleriyle öne çıktılar.

Türkiye, dinamik nüfusu, büyük potansiyeli ve stratejik konumu ile girişimcilik alanında büyük fırsatlara sahip. Ancak bu potansiyeli hayata geçirmek için eğitimi, Ar-Ge'yi ve risk almayı teşvik eden bir ekosistem yaratmak zorundayız.

Girişimcilik, yalnızca bireysel başarı değil, bir ülkenin geleceğini belirleyen en büyük güçlerden biridir. Eğer Türkiye girişimcilik kültürünü güçlendirebilirse, önümüzdeki yıllarda küresel ölçekte çok daha büyük başarılara imza atabiliriz.

Unutmayalım, bir ülke girişimci olmayı seçebilir ve başarılı olabilir. Yeter ki doğru adımları atalım!

Sevgiyle kalın,

Bu arada bazı verileri ve ilham aldığım kıymetli Erhan Erkut Hocamıza teşekkür ederim.

Süleyman ÇETİN
Çevre Yüksek Mühendisi ve Proje Uzmanı



Balıkesir: Stratejik Konumu ile Geleceğe Yönelik Projeler Geliştirmeli!

Balıkesir, İstanbul, İzmir ve Bursa’ya yakınlığıyla adeta bir geçiş noktası konumundadır. Neredeyse 25 milyon nüfusa sadece iki saatlik mesafede bulunan bu şehir, lojistik açıdan büyük bir avantaja sahiptir. Üstelik, iki denize kıyısı olan nadir şehirlerden biri olarak hem ticaret hem de turizm açısından büyük potansiyel barındırmaktadır. Ancak, Balıkesir bu stratejik konumunu yeterince değerlendirebiliyor mu?


Balıkesir’in Üretim Gücü: Dağlarından Bal, Ovalarından Bereket Akıyor!


Balıkesir, sahip olduğu geniş tarım arazileri, verimli ovaları ve kırsal bölgeleriyle üretim açısından güçlü bir şehir konumundadır. Tarım, hayvancılık, arıcılık ve doğal ürünler gibi alanlarda büyük bir potansiyele sahip olan bu şehir, katma değeri yüksek üretim projeleri geliştirerek hem yerel ekonomisini güçlendirebilir hem de Türkiye’nin gıda güvenliği açısından kritik bir rol oynayabilir.


Ancak, bu üretim gücünün doğru planlanması ve değerlendirilmesi gerekmektedir. Tarımsal üretimin modern yöntemlerle desteklenmesi, kooperatiflerin güçlendirilmesi, organik tarımın teşvik edilmesi ve yerel üreticilerin pazara erişiminin artırılması gibi konular Balıkesir’in ekonomik kalkınmasını hızlandırabilir.


Kırsal Kalkınma İçin Güçlü Projeler Şart!


Balıkesir, kırsal bölgeleriyle geniş bir coğrafyaya yayılmış durumdadır. Bu alanların kalkınmasını desteklemek için sürdürülebilir projeler geliştirmek büyük önem taşımaktadır. Ancak, birçok yerel yönetim ve kurum proje yazımı ve fon kaynakları konusunda yeterli bilgiye sahip değildir. Kırsal kalkınmanın sağlanması için yerel aksiyon alması gereken kurum ve kuruluşların proje geliştirme kültürünü edinmesi gerekmektedir.


Şu ana kadar Balıkesir’de proje kültürü tam anlamıyla oluşmuş değil. Oysa, Avrupa Birliği fonları, kalkınma ajansları destekleri, TÜBİTAK hibeleri, IPART, KOBİ, TKDK ve ulusal finansman kaynakları gibi birçok fırsat bulunmaktadır. Bu fonları etkili kullanarak kırsal kalkınma projeleri, tarımsal inovasyon çalışmaları, sürdürülebilir enerji uygulamaları ve turizm projeleri hayata geçirilebilir.


Balıkesir İçin Atılması Gereken Adımlar


Proje Yazımı Konusunda Eğitimler Düzenlenmeli: Yerel yönetimler, STK’lar ve üreticiler için proje yazımı ve fon kaynaklarına erişim konularında eğitimler verilmelidir.


Proje Destek Ofisleri Kurulmalı: Kırsal bölgelerdeki üreticilere danışmanlık hizmeti sunacak ofisler açılarak yerel projelerin desteklenmesi sağlanmalıdır.


Yerel Yönetimler Bünyesinde Bir Proje Ekibi Kurulmalı: Belediyenin stratejik projeler üretmesi ve fonlardan faydalanması için uzman bir ekip oluşturulmalıdır.


Kırsal ve Kentsel Alanları Birleştiren Projeler Hayata Geçirilmeli: Şehir ve kırsal alanlar arasındaki ekonomik bağları güçlendirecek projeler geliştirilmelidir.


Sonuç: Balıkesir Geleceğe Yönelik Planlarını Şimdi Yapmalı!


Balıkesir, sahip olduğu stratejik konumu, üretim gücü ve doğal kaynaklarıyla büyük bir potansiyele sahiptir. Ancak, bu potansiyelin gerçek anlamda değerlendirilmesi için güçlü projelere ve doğru yönetime ihtiyaç vardır. Yerel yönetimler ve ilgili kurumlar, yenilikçi projeler üreterek Balıkesir’i geleceğin öncü şehirlerinden biri haline getirebilir.

Biz gençlere yer verilmez ve siyaset oyalamasıyla vakit kaybedilirse yazık olur.

Şimdi harekete geçme zamanı! Balıkesir’in üretim gücünü ve stratejik avantajlarını kullanarak sürdürülebilir kalkınma projeleri geliştirmek için projelere yatırım yapılmalıdır. Gençler olarak biz hazırız, yaz siz?



Balıkesir'de Gençler İçin Fırsat Eşitliği Şart

Balıkesir, konservatuvarı, Necatibey Eğitim Fakültesi ve köklü eğitim kurumlarıyla önemli insanlar yetiştirmiş bir şehir. Ancak bugün, gençler için sivil toplum yeterince güçlü değil ve yerel yönetimlerle iş birliği sınırlı.


Biz gençler olarak, Balıkesir’de bir düşünce kuruluşu ve gençlik projeleri platformu kurduk. Şehrimizin gelişimine katkı sağlamak, sosyal ve kültürel projeler üretmek istiyoruz. Ancak, bu çabalarımızı hayata geçirebilmemiz için fırsat verilmesini bekliyoruz.


Gençlere Fırsat Tanınmazsa, Beyin Göçü Kaçınılmaz

Balıkesir’in Bursa, İzmir ve İstanbul gibi büyükşehirlere olan yakınlığı hem bir avantaj hem de bir risk. Eğer yerel yönetimler gençlere yeterli fırsatları sunmazsa, Balıkesir’in yetiştirdiği yetenekli gençler bu büyük şehirlere göç etmek zorunda kalacak. Eğitim ve kariyer fırsatları açısından dezavantaj yaşayan gençler, kendi şehirlerinde geleceğe dair umut besleyemediklerinde başka şehirlere yönelmek zorunda kalıyor.


Gençler İçin Yerel Yönetimler ve Sivil Toplum İş Birliği Geliştirilmeli

Balıkesir’in genç nüfusunu koruyabilmesi ve geleceğe hazırlayabilmesi için, gençlerin aktif katılımını teşvik edecek projeler ve destek mekanizmaları oluşturulmalıdır.

Peki, ne yapılabilir?

Gençlik Meclisleri Kurulmalı: Yerel yönetimler, gençlerin karar alma süreçlerine dahil olduğu gençlik meclisleri oluşturmalı.

Sivil Toplum Desteklenmeli: Gençler tarafından kurulan sivil toplum girişimleri, yerel yönetimler tarafından fonlanmalı ve desteklenmeli.

İstihdam ve Girişimcilik Projeleri Geliştirilmeli: Balıkesir’de genç girişimcileri destekleyen hızlandırma programları, hibe ve kredi imkanları artırılmalı.

Sanat ve Kültür Alanında Gençlere Alan Açılmalı: Konservatuvar geçmişine sahip olan Balıkesir, sanatçı yetiştirme geleneğini sürdürmek için genç yeteneklere sahne ve üretim alanları sunmalı.

Balıkesir Gençleri İçin Gelecek Umudu Olmalı!

Şehrimiz, gençlerin hayallerini gerçekleştirebileceği bir yer olmalı. Eğer yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşları, gençleri dinleyip onlara alan açmazsa, Balıkesir en büyük değerini kaybedecek: geleceğini!


Şimdi, gençlerin sesini duymanın ve onlara hak ettikleri fırsatları sunmanın zamanı!



BALIKESİR’İ ÜLKE GİBİ YÖNETMELİ

 Çok önemli bir şehirde yaşıyoruz; tarım, sanayi, turizm ve lojistik altyapısına sahip, enerjide önemli bir merkez, ülke ve bölge açısından stratejik bir konumda, köklü üniversitesi ve kurumları var, verimli ovaları, kıyıları, termal kaynakları ile tek kelimeyle büyük bir potansiyele sahip bir şehir…


Kuzeyinde Avrupa’ya açılan Çanakkale Boğazı, batısında Ege Denizi ve İzmir gibi ekonomik bir merkez, doğusunda Bursa gibi sanayi devi bir şehir, güneyinde tarım ve turizm açısından önemli bir bölge olan Manisa ve Akdeniz’e açılan koridor var. Marmara ve Ege Bölgeleri arasında bir köprü görevi gören, hem kara hem de deniz ticaretinde önemli bir durak olan Balıkesir, Türkiye’nin kalbinde bir üretim ve ticaret merkezi olarak konumlanmalıdır.


Bu avantajları iyi bilen ve değerlendiren bir akılla, Balıkesir’i üretim, lojistik ve turizm açısından bölgesel bir merkez hâline getirmeliyiz. Ürettiğimiz her şeyi pazarlayabileceğimiz geniş bir coğrafyanın içinde olduğumuzu unutmamalıyız. Doğru stratejilerle tarımda, sanayide, sağlıkta ve turizmde büyük atılımlar yapabiliriz.


Balıkesir SAĞLIK ŞEHRİ, güçlü sağlık altyapısı, termal kaynakları, tıp fakültesi ve nitelikli insan kaynağı ile sağlık turizmi açısından büyük bir potansiyel taşıyor. Şehri uluslararası sağlık turizminin önemli bir merkezi hâline getirmek için bu potansiyeli yönetecek doğru bir vizyona ihtiyacımız var.


Turizm açısından da Balıkesir eşsiz bir şehir. Doğal güzellikleri, Kaz Dağları, Ayvalık ve Cunda gibi dünya çapında bilinen turizm destinasyonları, mavi bayraklı plajları, termal kaynakları, tarihi ve kültürel mirası ile Balıkesir, turizmin her alanında büyük fırsatlar sunuyor. Ancak turizmi sadece broşür basarak değil, profesyonel bir bakış açısıyla tüm bileşenleriyle ele almalıyız.


Balıkesir, Türkiye’nin bir özeti gibi. 20 ilçesi var ve her biri kendine özgü değerler barındırıyor. Ancak maalesef bu ilçelerin çoğunda planlı bir kalkınma vizyonu bulunmuyor. Şehir, en az 20 sektörde kümelenme potansiyeline sahip ancak bu alanlarda profesyonelce yürütülen bir kümelenme çalışması henüz mevcut değil. Balıkesir’in bu sektörleri doğru yönetildiğinde her birinden milyarlarca dolarlık ekonomik katkı elde etmek mümkün.


Kalkınma;


  • Zeytin ve zeytinyağını dünya çapında bir marka hâline getirdiğimizde,

  • Tarım ve hayvancılıkta katma değerli ürünlere yöneldiğimizde,

  • Termal turizmi bir dünya markası yapacak şekilde geliştirdiğimizde,

  • Sahil şeridimizi turizmin her alanında değerlendirdiğimizde,

  • Organize sanayi bölgelerimizi güçlendirip yenilerini açtığımızda,

  • Lojistik altyapıyı geliştirip Balıkesir’i uluslararası bir ticaret merkezi hâline getirdiğimizde,

  • Et ve süt ürünlerinde işleme tesislerini artırıp dünya pazarına açıldığımızda,

  • Küçükbaş ve büyükbaş hayvancılığı bölgesel olarak organize ettiğimizde,

  • Arıcılık ve tıbbi aromatik bitkiler alanında kümelenmeyi sağladığımızda,

  • Balıkçılık ve su ürünlerinde yüksek katma değerli üretime geçtiğimizde,

  • Doğal tarım ve ekolojik üretimi teşvik edip marka hâline getirdiğimizde,

  • Sanayi limanlarını güçlendirip, Balıkesir’i bir lojistik merkez olarak konumlandırdığımızda,

  • İlçelerimizi turizm, tarım, sanayi ve ticaret ekseninde özelleştirilmiş kalkınma bölgelerine dönüştürdüğümüzde,

  • 20 sektörümüzün her birinde profesyonel kümelenme çalışmaları yürüttüğümüzde,

  • Şehirlerimizi gençlerimize, çocuklarımıza ve gelecek nesillere yakışır şekilde dizayn ettiğimizde,

  • İnsanımıza inandığımızda ve gençlerimize güvendiğimizde,

  • Balıkesir’i bir ülke gibi stratejik bir şehir olarak yönettiğimizde,


Kaçınılmaz bir şekilde kalkınma kendiliğinden gelecek ve Balıkesir hak ettiği gelişmişlik seviyesine ulaşacaktır. Şehrimiz, Ege ve Marmara’nın üretim, ticaret ve hizmet merkezi olacak. Buna çok inanıyorum.


Orman Y. Mühendisi ve Proje Uzmanı

Mustafa Çetin



Yeni Mecliste Sındırgı Gündemi Konuşuldu

 Sındırgı Belediye Meclisi 2024 yılı Nisan ayı, seçimden sonraki ilk mecliste konuşulan GÜNDEM Maddeleri şöyle;

1- 5393 sayılı Belediye Kanununun 20. Maddesi hükmü gereğince Belediye Meclis toplantılarının meclis kararı ile sesli ve görüntülü cihazlarla kaydedilebilir denildiğinden, sesli ve görüntülü cihazlarla yayın yapılması konusunun görüşülmesi.

2- 5393 Sayılı belediye Kanununun 19. Maddesi gereğince, 2 asil 2 yedek olmak üzere Belediye Meclisi zabıt katibi seçiminin usulüne uygun olarak gizli oy ile yapılması konusunun görüşülmesi.

3- 5393 Sayılı belediye Kanununun 19. Maddesi gereğince, Belediye Meclisi 1. ve 2. Başkan vekillerinin usulüne uygun olarak gizli oy usulü seçiminin yapılması konusunun görüşülmesi

4- 5393 Sayılı belediye Kanununun 33. Maddesi gereğince 2 adet Belediye Encümen üye seçiminin usulüne uygun olarak gizli oy ile yapılması konusunun görüşülmesi

5- 5393 Sayılı belediye Kanununun 24. Maddesi gereğince Belediye Plan ve Bütçe Komisyonunun en az üç, en çok beş üye olmak üzere üye seçiminin usulüne uygun olarak işari oy ile yapılması konusunun görüşülmesi.

6- 5393 Sayılı belediye Kanununun 24. Maddesi gereğince Belediye İmar Komisyonunun en az üç, en çok beş üye olmak üzere üye seçiminin usulüne uygun olarak işari oy ile yapılması konusunun görüşülmesi.

7- 5393 sayılı Belediye Kanununu 18. maddesinin (o) bendi hükmü gereğince üyesi olduğumuz Tarihi Kentler Birliğinin doğal üyesi olan Belediye Başkanımızın yanı sıra, seçilmiş Belediye Meclis üyelerinden 1 asil 1 yedek üyenin Belediyemizi temsil etmek üzere seçilmesi konusunun görüşülmesi.

8- Merkezi Balıkesir Sındırgı Belediyesi bünyesinde kurulan Doğal Şehirler Birliği, 5393 Sayılı Belediyeler Kanununun 18. maddesinin (o) bendi hükmü gereğince üyesi bulunduğumuz Birliğin doğal üyesi olan Belediye Başkanımızın yani sıra Belediye Meclis üyelerinden 1 asil 1 yedek üyenin Belediyemizi temsil etmek üzere seçilmesi konusunun görüşülmesi

9- Merkezi Balıkesir olan Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Bünyesinde kuralan Yağlı Güreş Düzenleyen Kentler Birliği'ne 5393 sayılı Belediye Kanununu 18. maddesinin (o) bendi hükmü gereğince üyesi bulunduğumuz, Birliğin doğal üyesi olan belediye başkanımızın yanı sıra Belediye Meclis Üyelerinden 1 asil 1 yedek üyenin Beldiyemizi temsil etmek üzere seçilmesi konusunun görüşülmesi

10- Merkezi Balıkesir ili Burhaniye ilçesi olan İda Madra (Körfez) Jeoparkı Turizm Altyapı Hizmeti Belediyeler Birliği, 5393 Sayılı Belediyeler Kanununun 18. maddesinin (o) bendi hükmü gereğince üyesi bulunduğumuz Birliğin doğal üyesi olan Belediye Başkanımızın yani sıra Belediye Meclis üyelerinden 2 asil 1 yedek üyenin seçilmesi konusunun görüşülmesi

11- 5393 Sayılı Belediyeler Kanununun 18. maddesinin (o) bendi hükmü gereğince üyesi bulunduğumuz Enerji Kentler Birliğin doğal üyesi olan Belediye Başkanımızın yani sıra Belediye Meclis üyelerinden 1 asil 1 yedek üyenin seçilmesi konusunun görüşülmesi.

12- Hisselerinin tamamı Belediyemize ait bulunan Sın-jet Jeotermal Kaynak Suları ve Yenilenebilir Enerji A.Ş.’nin 31.03.2024 tarihinde görev süreleri dolan yönetim kurulundaki üyelerinin yerine tüzel kişiliği temsil ve yetkili kişilerin belirlenmesi hususunun görüşülmesi.

13- Sındırgı Belediyesi Personel ltd. Şirketinin Balıkesir Ticaret Odasına müdür ve temsili yetkili kişinin görev süresinin dolması nedeniyle yerine tüzel kişiliği temsilen müdür ve temsili yetkili kişinin belirlenmesi konusunun görüşülmesi.

14- Belediye ve Bağlı Kuruluşları ile Mahalli İdare Birlikleri Norm Kadro İlke ve Standartları Yönetmelik'in 11.maddesine göre, III sayılı Dolu Kadro Değişiklik Cetveli ile II sayılı Boş Kadro Değişiklik Cetvellerinin, 5393 sayılı Belediye Kanunun 49. maddesinin 1. fıkrası gereği, konunun görüşülmesi.

15- Belediye Bağlı Kuruluşları ile Mahalli İdare Birlikleri Norm Kadro İlke ve Standartlarına Dair Yönetmeliğin 10. maddesine göre 1 sayılı Kadro İhdas Cetvelinin 5393 sayılı Belediye Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrası gereği, konunun görüşülmesi.

16- Kırsal Kalkınmanın yerelde yaşayan kırsal topluluklar aracılığıyla ve bu toplulukların harekete geçirilmesi için oluşturulan LEADER yaklaşımının ilçemizde uygulanabilmesi için Doğal Şehir Yerel Eylem Grubu Derneğine, Sındırgı Belediye Başkanlığını temsilen 1 kişinin seçilmesi konusunun görüşülmesi.

17- 5393 Sayılı Belediye Kanunun 56. maddesi gereğince Sındırgı Belediye Başkanlığının 2023 yılı faaliyet raporunun okunması ve görüşülmesi.

18- 5393 Sayılı Belediye Kanunun 25. maddesi gereğince belediyemizin 2023 yılı gelir ve giderleri ile bunlara ilişkin hesap kayıt ve işlemleri hususunda tanzim edilen Denetim komisyon raporunun Belediye Meclis Çalışma Yönetmeliğinin 22. maddesi gereğince okunması.

19- İlçemiz Emendere Mahallesi Emendere 38 Sokak No:27 de bulunan Mülkiyeti Belediyemize ait olan Eman Termal Otel'in 182 Ada 1 parselde 1570,01 m2 arsa alanı içerisinde bulunan işyeri vasfındaki yapı kullanma izin belgesi olan işyerine Ruhsat almak istediğine dair 05.04.2024 tarih ve 1339 sayılı dilekçesine istinaden 5393 sayılı Belediye Kanununun 15. Maddesi hükümleri gereğince 4729 sayılı İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına ilişkin Yönetmeliğin 29. ve 30. Maddeleri kapsamında konunun görüşülmesi.

20- 3024 sayılı Kadastro Kanunun gereğince yapılacak olan kadastro güncelleme çalışmalarında kadastro ekipleri ile birlikte görev yapmak üzere Kozlu mahallesinden 1 bilirkişi belirlenmesi ve listenin güncellenmesi konusunun görüşülmesi.



Sosyal İnovasyon ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği Genel Kurul Toplantısı Yapıldı

Balıkesir'in sosyal projeler konusunda öncü derneklerinden Sosyal İnovasyon ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği, SİSKAD'ın Olağan Genel Kurul Toplantısı yapıldı.

2. Genel Kurul toplantısı  Avlu Kongre Merkezi "Ne10 Şehir Araştırmaları ve Teknoloji Merkezi'nde" 16.12.2023 tarihinde, saat 14.00 'da gerçekleştirdi.

SİSKAD Yönetim Kurulu'na

Başkan: Muammer Özel

Başk. Yard.: Ramazan Kırmızı 

Sekreter: Yılmaz Karahan

Sayman: Hanife Dikbıyık

Üye: Mehmet Eroğlu

Fatih Volkan Özel

Fatma Kırmızı

Engin Işık

Ahmet Akarçay

Hamiyet Toraman

SİSKAD Denetim Kurulu'na

Denetim Kurulu Başkanı: Refik Malkoç

Başk. Yard. : Sevil Şahinoğlu

Üye: Hatice Esin Özel

Mehmet Gürkan Özel

Hikmet Uçkun

Melek Arslan 

Dernek Üyelerince "Oy birliğiyle" seçildi.

Güven tazeleyen Başkan Muammer Özel, bir süredir derneğin gençleşmesi gerektiğini söylemekte ve bu konuda çalışmalar yapmaktaydı. 

İyi ki Varsınız!

Başkan Özel konuşmasında "Değerli arkadaşlar bugün SİSKAD çatısı altında buluşmamızdan,  sizlerle birlikte çıktığımız bu yüce yolda, Sosyal İnovasyon ve Sürdürülebilir Kalkınmayı savunmanız ve gelecek nesillere aktarmak üzere çabalarınız beni çok mutlu etmiştir. Hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim. İyi ki varsınız." dedi.

Başkan Özel, Teşekkür Etti

Güven tazeleyen aktif başkan Muammer Özel, "Derneğimiz Genel Kurulu'nun yapılması hususunda mekan tahsisini yapan; Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, Kent Konseyi Başkanı Mürsel Sabancı ve Ne10 Kurumsal ilişkiler Uzmanı Ayşe Karabulut 'a göstermiş oldukları misafirperverlikleri için teşekkür ederiz." diyerek toplantıyı tamamladı.





Emir Timur’un 13 Önemli Yönetim Stratejisi

Timur Han bazı tarihçi isimlendirmesine göre Timurlenk, cihangir bir devlet tesis etmesine ve muvaffakiyetine sebep olan hususları bir düstur hâlinde bir araya toplamıştır. Bu düsturlar şunlardır:

1- Allâhü Teâlâ’nın dinini, Peygamber Efendimiz Muhammed sallallâhü aleyhi ve sellem’in şeriatını dünyaya yaymayı esas edindim. Her zaman, her yerde İslâmiyet’in hükümlerine riayet ettim.

2- Düşman ordularını mağlûp ve memleketleri fethetmekte arif ve âlim kimselerle istişarenin, ihtiyâtlı hareket etmenin, uyanıklık ve atılganlığın bana çok yardımı oldu. Devleti idaremde hilim, insaniyet ve sabırla hareket ettim. Her şeyi gözetimim altında bulundurdum.

3- İntizam ve kanunlara riâyet, benim idaremdeki kuvvetimi o derece sağlamlaştırdı ki vezirler, emîrler, askerler ve halk, bir üst mertebeye sahip olmak arzusunda değildi. Her biri, bulunduğu sınıftan memnundu.

4- Zâbit ve askerlerimi cesaretlendirmek için altın ve mücevher sarfından çekinmedim. Onları soframa oturttum. Böyle kıymetli cengâverlerin yardımı ile yirmi yedi devletin hükümdarı oldum.

5- Her teşebbüsümü tamamlamakta sebatkâr idim. Bir işi yapmaya karar verdiğim zaman artık bütün zihnimi ona verdim ve muvaffak oluncaya kadar onu asla bırakmadım.

6- Adalet ve tarafsızlıkla halkımın hayır dualarını aldım, güzel teveccühlerini kazandım. Cömertlik ile insanların kalplerinde güzel bir yer edindim. Hükümlerimdeki esas; adalet ve insaf idi. Hâkimane bir siyaset ve tam bir adalet ile askerlerimi ve tebaamı korku ile ümit arasında tuttum. Cengâverlerim, savaş meydanlarında beni yanlarında görürlerdi.

7- Mazlumu, zalimin elinden kurtarırdım. Bir şahsa, mala veya mülke yapılan zararı meydana çıkarmak için kanunun gerektirdiği ne ise tatbik ettim ve suçsuzları asla kabahatli çıkarmadım.

8- Hâlim, hiçbir zaman, sözüme muhalif olmadı ve asla hiddetle hareket etmedim. Allâhü Teâlâ, bana, yapacağım kötü muameleye göre gazap ile muamele eder korkusuyla kimseye hiddet ve öfke ile davranmadım.

9- Seyyidlere, âlimlere, fakihlere en mümtaz muameleyi gösterdim. İyi ve cesur adamlar, benim dostlarım idi. Zira Allâhü Teâlâ da böylelerini sever. Âlimler ile istişare ettim. Derviş ve fakirleri himâye ettim, bunlara zerre kadar fenalık etmemeye çalıştım ve hiçbir isteklerini reddetmedim. Onların hayır duaları, bana zaferler temin etti. Başkalarının arkasından konuşanları, sarayımdan uzaklaştırdım. Bunların sözlerine ve iftiralarına hiç ehemmiyet vermedim.

10- Beytülmal tahsilinde ölçüsüz davranılmasına, onun kötüye kullanılmasına, rüşvete ve halkın sıkıştırılmasına izin vermedim. Bunların kıtlığa ve her türlü musibete sebep olan, cemiyeti silip süpürecek fenalıklar olduğunu bilirdim.

11- Halkın her hâline vâkıf idim. Büyüklere kardeşim, küçüklere evladım gibi muâmele ettim. Bana yeni tâbi olan halkların ve bunların önde gelenlerinin muhabbetlerini kazandım. Onların idarelerini, içlerinden itimatlarını kazanmış kimselere bıraktım.

12- Bir kabile veya bir Arap ve Acem göçebesi, bayrağım altına girmeyi isteyince, beylerini şerefle, diğer adamlarını mevkilerine göre itibar ile kabul ettim. Benimle dost olan herkes, bu dostluktan asla pişmanlık duymadı. Her dostluğu, iyilik ile karşıladım. Bana kim hizmet ve yardımda bulunmuş ise mükâfatsız kalmadı. Düşmanım olan adam, daha sonra haksızlığını anlayarak benden himâye ve lütuf dilemiş ise onu dostluk ile karşıladım.

13- Benim ile dost olan herkes iyiliğimden nasibdâr oldu. İkbâl ve saadetimin parlaklığı ve yüksekliği, hiç kimseyi unutmaya sebep olmadı. Tarafımdan herkes, her zaman müstahak olduğu mükâfat ve hürmete mazhar oldu. Merhamet ve şefkati elden bırakmadım.